Makaleler

Öğrencilerinizi Nasıl Karşılıyorsunuz?

Evet, muhtemelen sosyal medyada  aşağıdaki Tweet’de yer alan videoyu görmüşsünüzdür. Dersin hemen öncesinde her öğrencisi ile ayrı ayrı selamlaşma ritüeli sergileyin koca yürekli öğretmenin videosu…

Koca yürekli diyoruz çünkü sosyal medyada bu uygulamasından dolayı öğretmeni linç eden bir kesim olduğu gibi, destek olan başka bir kesim de mevcut…

Bu ve benzeri selamlaşmaların esin kaynağı muhtemelen aşağıdaki gibi daha önceden sosyal medyada defalarca denk geldiğimiz yurt dışı sınıf kapısında karşılama örnekleri olabilir…

Peki, bu tip selamlaşmaların gerçekten bir anlamı var mı yoksa şov için mi yapılıyor? Gelin şimdi hep beraber bu sorunun cevabını irdeleyelim.

Edutopia’da 11 Eylülde yayımlanan, araştırmacı Youki Terada tarafından kaleme alınmış makalede öğrencileri kapıda güler yüzle karşılamanın pozitif etkilerinden bahsedilmiş.

Yapılan araştırmaların sonuçlarına göre, öğrencilerin kapıda gülümseyerek, motive edici sözlerle karşılamak, istenmeyen davranışları azaltmanın yanında, sınıfta katılımı ve olumlu ilişkileri artırıyor. Tüm bunların yanında, sınıf kapısında yapılan bu karşılamalar öğrencilerin sınıfa olan aidiyetini artırıyor, sosyal ve duygusal destek sağlıyor. Elbette, aidiyetin arttığı, sosyal ve duygusal olarak beslenen bir sınıfta başarının da artacağını kestirmek zor olmasa gerek…

Makalede yer alan araştırmaya göre, sınıfın kapısında öğrencilerini karşılayarak derse başlayan öğretmenlerin sınıflarında akademik olarak katılımın %20 artış gösterdiği, olumsuz tutum ve davranışların ise %9 oranında azaldığı belirtilmiş.

Elbette burada bahsedilen kapı önünde karşılamayı dikkatle irdelediğimizde, aslında basit bir selamlaşmadan ve motivasyondan öte durum söz konusu. Öğrencilerin gözünde bunlar basit bir selamlaşma gibi gözükse de, öğrenciler kendini değerli ve farklı hissettiği, sevildiğini ve ilgilenildiğini düşündürdüğü için pozitif sınıfın iklimi oluşmasına vesile oluyor. 

Aslında, öğretmenin, sınıf içinde uyguladığı benzeri davranış ve yaklaşımlarının hepsinin öğrencilerin motivasyonunu olumlu yönde etkilediğini öğretmenler hisseder. Bazen bir baş parmak hareketi ile yaptığımız “Harikasın!” işareti, bazen bir göz kırpış, bazen alkış veya omuzun güven verici ve motive edici dokunuş, öğrencilerle sınıfta güzel bir ortam inşa etmeye yardımcı oluyor.

Tüm bunların yanında, kapıda öğrencilerle selamlaşmaktan başka yapılabilecek şeyler de var.

*Güven verici göz teması kurmak,
*İçtenlikle gülümsemek,
*El sıkışmak,
*Cesaretlendirici ve motive edici sözler söylemek,
*Günlerinin nasıl geçtiğini, bugün neler hissettiğini sormak,
*Öğrencilerin birbirleri ile selamlaşması ve hal-hatır sorması,
*Sınıf içinde derse başlamadan önce ufak tefek espiriler, şakalar yapmak

Aslında dikkatle baktığımızda, öğrencileri başarıya götüren yolda onların en çok ihtiyaç duyduğu şeylerin başında “iyi ilişkiler” ve “motivasyon” olduğunu söyleyebiliriz.

Bu yüzden, sabah yukarıda tavsiye ettiğimiz davranış ve yaklaşımların öğrencilerin günlerinin kalan kısımlarını olumlu yönde etkilediğini unutmamalıyız. Her bir öğrenciye mutlaka “dokunmak” gerektiğini geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk da hatırlatmış, konuşmasında ” Bütün çocukların gözüne gözünüz değmeden derse başlamayın.” demişti. Yine başka güzel bir söz ile sözümüzü bitirelim,


 “Eğitim gönüllere dokunmaktır”


Makale Linki: https://www.edutopia.org/article/welcoming-students-smile

Takip Et
Latest posts by Enes Şenpeker (see all)